Ramazan, paylaşmanın, dayanışmanın, sofraların bereketinin arttığı bir ay… Ancak bu sene Kayseri Büyükşehir Belediyesi, gelenek haline gelmiş olan iftar çadırlarını kurmama kararı aldı. Nedeni ne olursa olsun, bu karar sadece..
Ramazan, paylaşmanın, dayanışmanın, sofraların bereketinin arttığı bir ay… Ancak bu sene Kayseri Büyükşehir Belediyesi, gelenek haline gelmiş olan iftar çadırlarını kurmama kararı aldı. Nedeni ne olursa olsun, bu karar sadece bir hizmetin eksikliği değil, aynı zamanda bir vicdan meselesidir.
Bahaneler hazırdır elbette! “Ekonomik durum zor.” denilecek, “Başka yardımlar yapıyoruz.” diyecekler… Ancak gerçek şu ki iftar çadırı, sadece bir tabak yemek değil, bir şehrin merhametinin simgesidir. Kayseri gibi bir büyükşehir belediyesi, birkaç iftar çadırını finanse edemeyecek kadar aciz mi? Tabii ki hayır! Lüks makam araçlarına, gösterişli etkinliklere, bol sıfırlı ihale faturalarına gelince para var ama fakirin sofrasına gelince mi bütçe yetersiz? Bunu kim yer? Kayseri Belediyesi bu kararı alırken neyi düşündü bilinmez ama belli ki kimi unutmuş: garibanı, yetimi, asgari ücretle geçinmeye çalışan babayı, siftahsız kepenk kapatan esnafı…
Hadi bütçeniz gerçekten yok diyelim (ki buna kimse inanmaz), Kayseri gibi hayırseverliğiyle bilinen bir şehirde iftar çadırı kurmamak hangi vicdana sığar? Madem paranız yoktu, neden bir kampanya başlatıp hayırseverleri devreye sokmadınız? Yoksa mesele para değil de artık fakiri görmek istemeyen bir anlayış mı?
Bu karar, sadece bir çadırın kaldırılması değil, merhametin, dayanışmanın ve insanlığın da terk edildiğinin ilanıdır. Kayseri Büyükşehir Belediyesi’ne soruyoruz:
• Ne oldu da fakirin sofrasını kaldırmaya karar verdiniz?
• Ne oldu da Ramazan’ın ruhunu hiçe saydınız?
• Ne oldu da vicdanınızı makam koltuklarına kurban verdiniz?
Kayseri’de bu yıl sadece iftar çadırları kaldırılmadı, vicdanlar da sustu!
YORUMLAR (İLK YORUMU SİZ YAZIN)